Türkiye'de turizmin ilk adımlarının atıldığı yerlerden biri olan Akçakoca, 1950’li yıllarda deniz ve karavan turizmi ile tanınmaya başlamış, Düzce’nin Karadeniz’e açılan kapısı olmuştur. Doğal güzellikleri ve tarihi zenginlikleriyle öne çıkan ilçe; denizi, altın sarısı kumsalları, kilometrelerce uzanan plajları, şifalı kumları ve huzur veren doğasıyla yılın her döneminde ziyaretçilerini ağırlar.
Balıkçı Barınağı, her mevsim taze balık bulma imkânı sunarken; gün batımları, Akçakoca sahilinde kartpostallık manzaralar oluşturur. Sivil ve dini mimarisi, özellikle ahşap evleri ve Akçakoca Merkez Camii gibi yapılarla dikkat çeker.
Doğal ürünleriyle de tanınan Akçakoca’da dağ çileği, kestane balı, fındık gibi lezzetler, bölgeyi ziyaret edenler için eşsiz birer tat deneyimidir. Ayrıca yemyeşil bitki örtüsü içerisinde piknik ve mesire alanları, tarihi anıt ağaçlar, Ceneviz Kalesi, mağaralar ve şelaleler doğa ve tarih tutkunlarını cezbetmektedir.